Sigarayı Bırakma Merkezi'mizde ilk 4 hafta boyunca haftada bir, sonraki 4 hafta sürecinde 15 günde bir, mindfulness temelli motivasyonel görüşme ve ilaç desteği sunuluyor. Her ay telelefonla rehberlik hizmetine devam ederek 6 ay süreç destekleniyor. Her aşamada ulaşabileceğiniz bir destek danışma hattımız da bulunuyor.
B BLOK B BLOK
2..Kat 2.Kat
08:00 - 17:00 08:00 - 17:00
Pazartesi - Cuma Pazartesi - Cuma

SIK SORULAN SORULAR

Sigara dumanı, 7.000'den fazla zehirli ve kanser yapıcı özelliği bulunan kimyasal madde içeriğinden dolayı, her yıl 7 milyondan fazla insanın ölümüne neden oluyor. Bu kayıplar dünyada önlenebilir ölümlerin başında geliyor. Tütün ürünleri, aktif ve pasif içicilik dolayısıyla sağlığa sayısız olumsuz etki yapıyor. Sigara akciğer kanserine bağlı ölümlerin yüzde 90’ının nedeni olarak biliniyor. Sigara içenlerde kalp krizi geçirme riski 10 kat artarken, kan dolaşımı ve damarlar üzerine olumsuz etkilerinden dolayı felç riski de yükseliyor. Akciğerlerde kronik bronşit ve amfizem (KOAH) gibi nefes darlığı ile yaşam kalitesini ve yaşam süresini düşüren hastalıklara yol açıyor.

Bunlara ek olarak, sigara ağız, dil, gırtlak, yemek borusu, pankreas, mesane, böbrek, prostat, rahim ağzı, kolon ve karaciğer kanseri gelişimi için ciddi risk yaratıyor.

Sigara kullanılması kadınlarda düşük yapma, erken doğum, düşük ağırlıklı bebek doğumu; erkeklerde ise kısırlık ve iktidarsızlığa neden oluyor. Araştırmalara göre, sigara içen her 3 kişiden biri, beklenen yaşam süresinden önce hayatını kaybediyor.
 
Sigarayı bıraktıktan sonraki 20. dakikada kalp hızı ve tansiyon normalleşir. 1. günde kalp krizi riski azalır, 2. haftada kan dolaşımı düzelir, 3. ayda akciğer fonkisyonları iyileşmeye başlar. 1. yılda kalp hastalığı riski, 10. yılda akciğer kanseri riski yarıya iner ve 15. yılda kalp hastalığı riski, içmeyenlerle eşitlenir.
Dünyada her 6 saniyede bir kişi sigaraya bağlı nedenlerden hayatını kaybediyor. Bu yılda ortalama 5.4 milyon kişi anlamına geliyor. Gidişat durdurulamazsa 2005-2030 yılları arasında 175 milyon kişinin sigaraya bağlı nedenlerle yaşamını kaybedeceği belirtiliyor. Ülkemizdeki rakamlara gelince, her yıl 85.000 kişi aktif içiciliğe bağlı olarak yaşamını kaybediyor. Pasif içicilik de yılda 15.000 kişinin ölümüne neden oluyor. Ülkemizde 252.000'i çocuk olmak üzere, 14.5 milyon kişi her gün tütün kullanıyor.

Sigarada bulunan 7.000 maddenin 2.000'i zehirleyici, 70’i kanser yapıcı özellik taşıyor.

Bu maddelerden nikotin, bağımlılık yapıyor. Özellikle sigara içilmesini izleyen 10 saniye içinde  yanaktan emilen nikotin, beyne ulaşıyor ve bedensel ve davranışsal bağımlılık döngüsünü başlatıyor. Bağımlılık hızla gelişiyor, sadece 100 kez sigara içmek yeterli oluyor.

Sigara, her 10 kanser ölümünün 9’undan, 10 akciğer ölümünün 6’sından ve her 10 kalp damar hastalığı ölümünün 3’ünden sorumlu tutuluyor.
 
Pasif sigara içiminden süzülen duman, solunan dumandan daha fazla zehirli. Bu dumandan en çok çocuklar etkileniyor. Bu çocuklar kronik akciğer hastalıkları, tekrarlayan solunum yolu enfeksiyonları yaşıyor.
 

Sigaranın güvenli dozu yok. Tek önerimiz tütün ürünlerinin hiçbir şekliyle kullanılmaması. Bu çerçevede sigara endüstrisinin yeni ürünleri olan elektronik sigara ve ısınan ama yanmayan IQOS ürünleri ana hedefin gençler olduğu yeni bir pazarlama aracı. Sağlığa zararlı olduğu kanıtlanan tütün ürünlerine yönelik bağımlılığın "daha az zararlı" diyerek sürmesi için kullanılan ürünler olarak dikkat çekiyorlar. Bu ürünler sigarayı bırakmak için bir alternatif olarak düşünülmemeli. Çünkü elektronik sigaranın, sigara içmenin görüntü ve davranışını taklit eden, içeriğinde akciğer sağlığına olumsuz etkileri olan kanserojen ve uçucu organik bileşenlerin bulunduğunu, bağımlılık yapan bir ürün olduğunu unutmamak gerekiyor.
 

Sigara alışkanlığı sonlandırılabilir. Kişinin kendi isteğiyle başlayan sigara bırakma eylemi, medikal ve motivasyonel destekle tamamlanıyor. Fizyolojik ve davranışsal yoksunluk belirtilerinin gözleneceği ilk 7-15 gün içinde kişiyi bilgilendirici, destekleyici ve cesaretlendirici yardım sunmak çok değerli. Bu desteğin kişinin ihtiyaçlarına ve endişelerine göre yapılandırılması, sigara bırakma eyleminin kalıcı olmasını sağlıyor. Yapılan araştırmalar, her 10 kişiden 7’sinin sigara bırakmayı düşündüğünü gösteriyor. Bu kişilerin yarısı ise bırakmayı her yıl deniyor. Gerekli zamanda, uygun desteğe ulaşamayan kişilerin sigarayı bırakmayı izleyen 1. yılda yeniden sigara kullanmaya başladığı gözleniyor. Aslında sigarayı bırakacak kişi fizyolojik bağımlılığın getirdiği yoksunlukla baş etmeyi öğrenip psikolojik bağımlılığın getirdiği alışanlıklarını fark edebilirse, sigarayı bırakmada kendi sürecini olumlu olarak tamamlayabilir.